Toplum13:43, 06 Şubat 2013

Nedim Şener: 75 gazeteci ve 1 pankart tutuklu

Nedim Şener
Posta Gazetesi

‘Gazetecilere Özgürlük’ yazan bir pankarta dahi tahammül edilemeyen bir ülkede “Basın özgürlüğü vardır” denilebilir mi? Elbette hayır. Her şey aklıma gelirdi de bir pankartın tutuklanacağını hayal edemezdim, ama bu da oldu.

Jandarma, ‘Gazetecilere Özgürlük Platformu’nun KCK Basın Davası nedeniyle Silivri’ye götürdüğü pankartı mahkeme kararıyla ‘tutukladı.’ Pankartta şu yazıyordu: ‘Zindanlar Boşalsın Gazetecilere Özgürlük.’ Silivri’de görülen KCK basın davasında meslektaşımız 32 gazeteci yargılanıyor. Duruşma 4 Şubat’ta başladı, 8 Şubat’ta bitecek.

Gazetecilere Özgürlük Platformu da uzun süredir protesto eylemlerinde kullandığı ‘Zindanlar Boşalsın Gazetecilere Özgürlük’ yazan pankartı duruşmanın başlayacağı o gün Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ne götürdü.

Jandarma alıkoydu

Ancak güvenliği sağlamakla görevli Jandarma, Silivri 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 31 Ocak 2013 günü aldığı kararı göstererek pankartı gazetecilerin elinden aldı. Yalnız pankartı değil tutuklu yargılanan gazetecilerin fotoğraflarını da topladı. Böylece ilk kez bir pankart hem de masumane bir şekilde gazetecilere özgürlük isteyen bir pankart mahkeme kararıyla alıkonulmuş oldu. Şu anda Türkiye’de 37’si KCK, 7’si Ergenekon, 7’si DHKP-C, 6’sı PKK, 3’ü MLKP ve 6’sı da diğer sol terör örgütü üyeliği iddiasıyla toplam 75 gazeteci tutuklu yargılanıyor.

Silivri 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 31 Ocak tarihli kararı ile şimdi Türkiye’de 75 gazeteci yanında bir tane de pankart tutuklanmış oldu. Neyse ki pankartın jandarma tarafından alıkonulması yani tutukluluğu 4 Şubat günü duruşma bitene kadar sürdü.

Pankart ve fotoğraflar duruşma sonrasında Gazetecilere Özgürlük Platformu yetkililerine teslim edildi. Böylece mahkemenin kararı basın tarihindeki yerini almış oldu. İşte ‘ileri demokraside’ düşünce ve basın özgürlüğü fotoğrafı.

Geçmiş olsun Didem Tuncay

Gazeteci mesleğini yaparken yalnız hukukun değil savaşın ve terörün de kurbanı oluyor. Terör örgütü DHKP-C’nin ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne düzenlediği kanlı saldırı sonucunda koruma görevlisi Mustafa Akarsu hayatını kaybederken, meslektaşımız Didem Tuncay da yaralandı.

Akarsu’nun ailesine ve meslektaşlarına başsağlığı dilerken, Didem Tuncay ve ailesine geçmiş olsun diyorum. Terörün mağduru meslektaşımızın bir an önce görevinin başına dönmesi diliyorum.