ERMENI HABER AJANSI

"Amerikanın Sesi", Soykırım mağduru ailelerin nesillerini temsil edenlerin, Alman Bundestagı tarafından Ermeni Soykırımı'nın tanınması konusundaki görüşlerini öğrendi. Gazete, özellikle Diyarbakır'lı Armen Demirciyan ile Hadi Gümüş'le konuştu.

Armen, Almanya’nın Ermeni Soykırımı'nı tanıyan yasayı kabul etmekte geç kaldığını dile getirerek, “İyidir, güzeldir ama bana soracak olursan çok geç kaldılar. Bunun daha erken olması lazımdı. Çünkü Almanya da Osmanlı’nın ortağıdır. Bu işi birlikte yaptılar. Ama yine de iyidir sevindim, en azından geçmişiyle yüzleşiyor. Belki ilerisi için, Türkiye için de iyi olur” dedi.

Diyarbakır'lı Armen Demirciyan'ın (Abdürrahim Zoraslan) babası Abdullah Zoraslan, (vaftiz adıyla Hakob Demirciyan), Ermeni Soykırımı sırasında Müslüman bir aile tarafından kurtarılmıştır. Diyarbakır’ın Lice ilçesinde yaşayan Demirciyanlar, Soykırım döneminde diğer Ermeniler gibi kafileler halinde başka yerlere sürüldü. Bölgedeki Kürtler arasında o dönem hala da "Dema Kefle- Kafile Zamanı" diye hatırlanmakta.

Soykırım esnasında 4 yaşında olan Hakob Demirciyan, bu kafilelerden birinin içindeyken bir  Müslüman komşuları tarafından kaçırılıp kurtarımıştır.  Sonradan Müslüman olarak Abdullah ismini alan Hakob, kurtarıcısı olan ailenin kızıyla evlendirilmiş. Hakob'un dört oğlundan en küçüğü olan Armen, babasının Soykırım'dan hiç bahsetmediğini söyledi.

Ermeni olduğunu 20 yaşından sonra öğrenen Armen, daha sonra kayıp akrabalarımı aramaya başladığını ve bazılarını İstanbul’da, bazılarını da New York’ta ve Hollanda’da bulduğunu anlatıyor. Armen, Ermeni olduğunu öğrendikten sonra Ermenice öğremiştir.

Ermeni Soykırımı'ndan kurtulan bir başka Ermeni'nin torunu da emekli öğretmen Hadi Gümüş. Gümüş'ün dedesi olan Bedros, iki kardeşi ile bir ağacın üzerinde günlerce saklanarak kurtulmuş.  Fakat kardeşlerden bir yaşananlardan dolayı akıl dengesini yitirmiş. Ailenin asıl memleketi,  Adıyaman’ın Gerger ilçesi.

Ermeni kimliğini  tesadüfen öğrenen Gümüş, Almanya’nın da suç ortaklığını kabul ettiğinden  memnuniyet duyduğunu ifade ediyor. “Alman generaller de bu işi yürütüyordu. Ama bugün onların ikrar etmesi çok güzel bir olaydır. Hatta ben şimdiye kadar Almanya’yı, Jön Türklerle, İttihat ve Terakki hükümetiyle suç ortağı olarak görüyordum.

Bunun olması beni biraz şaşırttı. Niye şaşırttı, çünkü bunlar suç ortağıdır. Suç ortaklığı da dünyada en sağlam ortaklıktır. Almanya’nın bu suç ortaklığını bozma pahasına böyle bir karar alarak kendini Ermeni ve dünya emekçi halkları nezdinde bir nevi akladığı kanaatindeyim. Yerinde bir karardır ve diğer ülkelere örnek olacağını sanıyorum.” diye konuştu.