ERMENI HABER AJANSI

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ulusal Meclis'te hükümet üyeleriyle yaptığı soru-cevap oturumunda "Sivil Sözleşme" Partisi milletvekili Lilit Minasyan'ın sorusunu yanıtlarken, "Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barış antlaşmasının taslağında, Ermenistan ile Azerbaycan'ın tamamen kabul ettiği 13 madde, kısmen kabul ettiği 3 madde yer alıyor." diye söyledi.

Milletvekili, Ermenistan'ın yakın zamanda Azerbaycan'a, barış anlaşmasında üzerinde mutabakata varılmayan 3 maddenin daha ileri müzakerelere bırakılması ve üzerinde mutabakata varılan 13 maddeyle barış anlaşması imzalanması yönünde teklif gönderdiğini, Azerbaycan tarafının da buna yanıt verdiğini hatırlattı. Teklif, barış anlaşmasının yüzde 80'i üzerinde anlaşmaya varılmış olmasına rağmen, anlaşmaya varılmayan maddelerin sözleşmeden çıkarılmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti. Minasyan, Başbakan'ın bu konudaki tutumunun ne olduğunu merak etti.

Başbakan, barış anlaşmasının başlığı, önsözü ve 13 maddesi üzerinde tam olarak mutabakata varıldığını kaydetti.

Paşinyan, "Üç madde daha üzerinde kısmen anlaşmaya varıldı. Yani yazıda üzerinde uzlaşılan cümleler olduğu gibi, üzerinde uzlaşılmayan cümleler de vardır. Üzerinde hiçbir şekilde mutabakata varılmayan bir madde var.

Mesela barış antlaşmasının ikinci ve üçüncü baskılarında başlangıçta 18 madde vardı. Yani bazı yazılar sonradan çıktı. Azerbaycan,  ulaşım bağlantılarının açılmasına ilişkin maddenin kaldırıldığını bizzat duyurdu. Şimdi diyoruz ki: Üzerinde anlaşmaya varılan şeyi imzalayabiliriz" dedi.

Ona göre barış antlaşmasının taslağında üzerinde mutabakata varılan bir madde var; bu antlaşmanın uygulanması konusunda tarafların sürekli istişarede bulunacağı bir mekanizmanın var olduğu, komisyon benzeri bir organın bulunacağı ve Diplomatik ilişkilerin kurulması da öngörülüyor.

"Sorumuz şu: Bu önemli soruları dile getirdiğimizde artık önemli sorular olmayacak mı?" Başka bir deyişle, önemli konuların tüm listesini bununla tüketecek miyiz, bitirmeyecek miyiz? Dünyada her soruya cevap veren bir sözleşmenin olmadığı bir gerçektir. Anlaşmanın 40, 50, 60 maddesi olsa bile o anlaşma tek başına tüm önemli sorulara cevap vermeyecektir. Ülkeler her zaman ilişkilerini geliştirmeye ve bu konudaki tartışmaları sürdürmeye devam ediyor. Üzerinde anlaşılanları imzalayalım ve yolumuza devam edelim diyoruz. Eğer tüm önemli konuları çözüp imzalamamız gerektiği varsayımı varsa, bu hiçbir zaman imzalamayacağımız anlamına gelir." sözlerine ekledi.